Bir neslin tek eğlencesi, kemirelik ( Hayvan Gübresinin atıldığı) yerlerden topladıkları mısır saplarını (göceklerini) toplayıp, büyükçe bir ateş yakıp, alafında ısınmak, üzerinden atlamak ve sap göceği yaktık demek ne güzelmiş.
İnternetsiz, cep telefonsuz, televizyonsuz, her evde azda olsa radyo ve teyip tek eğlencesi olan çocukların acep kış mevsimi eve kapanıp kışı nasıl geçirirlerdi diye hiç düşündünüz mü? Yaşadığımız günleri bile çoğumuz unutmuşuz. Belki dünyaya bir virgül koyup bir an zamanı durdurup bir hatırlayalım. Aradan 30-40 sene belki 50 sene geçti ama, zannedersin 400 yüz yıl, beş yüz yıl geçti. Bu kadar hızlı değişkenlik ve insanların birbirine bu kadar ilgisiz, alakasız, hatta bazen bir avuç suda boğacak kadar zalimleşmesini anlamak asla mümkün değil.
Takvimler 1960 - 1970 - 1980 - 1990 yıllarını gösterdiğinde, çocuklar ve gençlerin tek eğlencesi kendi ürettikleri, oyuncaklarla zamanlarını değerlendiriyorlardı. Özellikle kış mevsiminde mısır saplarını bağ yapıp yazdan kışa, hayvanlarına yevgü olarak saklanır, sabahları ve akşamları hayvanlarının önüne verilen mısır saplarının artığı hayvan gübresinin üzerlerine atırılırdı.