BİR SEVDADIR SEMAVER

     Haber: Ahmet Şimşek

    Yöremizde semaver siz ev yoktur.  Her evde bazen bakır, bazen çelik, bazen de sacdan yapılmış semaver  bulunur.  Çocukluğumuzda gara demlik vardı, üç tane taş koyardık ocağa. Gara demliği suyla doldurup; altını çalı çırpı ile tutuşturup, güneşin ilk  ışıklarında, demlerdik çaylarımızı. Şimdi son zamanlarda semaver girdi kültürümüze. Daha önce Amasya merkezde, Merzifon' da, Samsun Havza' da  üretilen  semaverleri herkes alamazdı.  Semaver üretiminin çoğalması ve insanların semaver çayının tadını aldığınızda bir daha vazgeçilmez oldu semaver.

   Biraz semaverler hakkında bilgi toplayalım dedik.  Su ısıtmaya ve çay demlemeye yarayan, genellikle Sarı, Pirinç, Bronz , Bakır ve Krom-Çelik Sac’tan yapılan, musluklu bir kab olarak ifade edilmektedir. Oysa semaver özellikle niyet ve maksat bakımından farklı bir olaydır.  Semaver 19. yüzyıldan itibaren Orta Asya'da yaygın olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Ahmet Yesevi'den gelen mirasla çayın şifalı olduğuna inanıldığı gibi, semaverin de şifa dağıtıcısı olduğuna inanılır hale gelmiştir. İnsanlara bir hayat, muhabbet verici, dertlere deva olarak görülür. 

   Semaver çayı tadı, gerçekten çok lezzetli. Semaverlerin sıcak olması ve çayların soğumaması suyun haşlak olmaması sayesinde çaya ayrı bir güzellik katıyor.  Semaver çayı güzel lezzetleri tattırmakta üzerine yoktur.   

     Amasya'da 1800'lü yıllardan bu yana neredeyse her evde bulunup çay denildiğinde akla gelen şey olan "Amasya semaveri" coğrafi işaretle tescillendi. Haznesindeki suyun odun ateşinde kaynayıp çayın buharla demlendiği Amasya semaveri, şehzadeler şehrinin 16. coğrafi işaretli markası oldu.  Amasya'ya baktığımızda çay denilince akla semaver gelmektedir. Özellikle bakır semaverde demlenen çayın tadına doyum olmaz. Sabah kahvaltısından başlayarak yatana kadar günün her saatinde tüketilen çayın Amasya'da ve Anadolu'da sadece bir içecek değil aynı zamanda temel bir sosyalleşme aracıdır.  Çay günlük yaşamımızda sudan sonra en çok tüketilen içecek olmasının yanı sıra, tüm aile üyelerinin veya misafirlerin bir araya geldiği ve ortak değerlerin paylaşıldığı özel günler, törenler, etkinlikler ile toplantılarda da servis edilmektedir. Kültürümüzü yaşamak ve yaşatmak için geçmişimizi çok iyi bilmemiz gerekmektedir.
Kültürel Haberler -2025 amasyamedya@

CENNET BAHÇELERİNDEN BİR BAHÇE, YÜREKLERDEKİ DERİN SEVDA İŞTE ARPADERESİ ARPADERESİ KÖYÜ- TAŞOVA- AMASYA

YAYLA ÇİÇEĞİ, AKDAĞ ÇİÇEĞİ

     

     

        Haber: Ahmet Şimşek 

      Taşova' nın yaylalarında ilk defa gördüğüm bir çiçeği sizlerle paylaşmak istedim. Önce adını merak ettim, Googleden resim ile arattırdım.  Karşıma ingilizce bir şeyler çıktı.

       "Colchicum Sonbahar Çiğdemi Ödüllü Colchicum speciosum 'Atrorubens', beyaz boğazlı, ametist moru renginde, büyük, kadeh şeklinde çiçeklere sahip, sonbaharda çiçek açan bir çiğdemdir. Bu bitkinin zehirleyici özelliği oldukça yüksektir . Colchicum autumnale, Çayır safranı,  veya Sonbahar Çiğdemi, ince dip yapraklarına sahip çok yıllık bir bitkidir; sonbaharda  açar."  Her sene yeniden yayla topraklarında hayat bulur. Bu bitki her sene canlı renklerle etrafa hem güzel koku hemde güzel bir görüntü sunar. Genellikle son bahar çiğdemi olarak bilinen bu bitki Avrupa, Kuzey Afrika, Anadolu ve Orta Asya' ya özgü 30 farklı türden oluşan, diğer bitkilerin solmaya başladığında sonbaharda ortaya çıkan, renk cümbüşü yaradan canlı çiçekleri olan bir cinstir.