SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-1
Ticaret-35
Salih Korkmaz 02 Ekim 1941 Perşembe günü Amasya İli Taşova İlçesi Arpaderesi köyünde doğmuştur.
Askerden sonra ablasının bulunduğu Bilecik’e yerleşmiş. İstasyon Mahallesinden Gazozcu Hilmi’nin kızı ile evlenmiştir.
Eniştesi Hayati Uzun’un Başkanlığını yaptığı Bilecik Esnaf ve Kefalet Kooperatifinde çalışırken bizim dükkânın üzerine kiracı olarak taşınmıştı.
(Kooperatifte esnafın Halk Bankasından çektiği kredi işlemlerini yürüttüğünden olsa gerek bir kaynakta Halk Bankasında çalıştığı belirtilmiş.)
Sıcakkanlı, muhabbeti yerinde, ikna gücünde bir tane, hitabeti şahaneydi.
Şairliği o zaman daha fazla önde değildi.
SALİH KORKMAZ-BELGESELİ -DEVAMI VAR.
Her nedenden olduysa çalıştığı yerden çıkmış. Uzun bir müddet işsiz kalmıştı. Bu dönemde daha bir oğlu vardı.
Üzüntü ve sıkıntılar onun daha da çok şiir yazmasına vesileydi. Eserleri onu teselli etmeye çareydi.
O dönemde ilişkilerimiz çok güçlenmiş birbirimize destek olmuştuk. Ezberi kuvvetli, ağzından dökülen beyitler isabetliydi.
“Yaşantılarım” adlı ilk şiir kitabını 1968 yılında bastırmış pazarlamakla vakit geçiriyordu.
Bazı komutan ve subaylarla irtibat kurup erata kitap satma mücadelesi veriyordu.
Komşu esnaflara sattığı gibi bu kitaptan bir tane de bana satmıştı. Malumu olduğu üzere bende şiir yazmaya ve günlük tutmaya çalışan biriydim.
“Ondan bahseden yazıların hiç birinde ilk şiir kitabı hakkında bilgi yoktu. Onun için resmini çıkartıp yazıma koymayı uygun buldum.”
Onun şiirleri yanında benimkiler, çok sönük kalıyordu. Bir de ben ürünümün reklamını, pazarlamasını, tanıtımını beceremiyordum.
Oysa Salih Korkmaz’ın maşallahı vardı. Ağzı bol laf yapıyor ve tüm yazdıklarını ezberinde okuyabiliyordu.
O zaman ben, kendine rakip görür düşüncesiyle ona bu yönümü hiç aktaramadım. Oysa bu gün keşke göstereydim, danışaydım, fikrini alaydım da onun bilgi ve deneyiminden istifade edeydim diye hayıflanıyorum.
***
Dar günlerinde kayınbabası Gazozcu Hilmi Skoda kamyonetine bir şeyler yükler çıkın, torba ve paketler getirerek damadına ayni yardım ederdi.
Bu arada Skoda’ya aile efradı cümbür cemaat kimi şoför maline, kimi kasaya biner tüm aile Salih Korkmaz’a ziyarete gelirlerdi.
Salih Korkmaz’ın baldızlarından biri çok güzeldi. Herkesin onda gözü kalırdı. Yıllar sonra karşılaştığım bazı müşteri ve arkadaşım onu sorduğu çok olmuştur.
Salih Korkmaz baldızının albenisi için o bizim kurtarıcımız olacak inşallah. Zengin biriyle evlenirse sayesinde bizde rahat ederiz gibi espriler yapardı.
Epey sıkıntılardan sonra Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğünde memur olarak işe başladı. Şairliğine de uygun bir ortamı da böylece sağlamış oldu.
Hitabeti sayesinde düğün, bayram, tören, açılış ve topluma hitap gerektiren her yerde Salih Korkmaz’ın sesi ortalığı çınlatıyordu.
Allah yürü ya kulum demişti bir kere gerek şairliğinde gerekse takdimciliğinde önünde kimsenin durması mümkün değildi.
Nüktedan ve hazır cevaplı lığı onu daha da yüceltiyordu. Benim indimde Salih Korkmaz halkın gönlünde bu şekliyle yer etmişti.
“DEVAM EDECEK
***
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-2
Ticaret-35
Beraber yaşadığımız tahmin edilemeyecek kadar çok ve uzun süre anılarımız olmuştur. Elimde kalan notları aktarmaya çalışacağım.
***
Salih Ağabey ile bir gün kapı önündeki O ağacın altında otururken İlyas Beyli Şoför Orhan Mavi Austin kamyonuyla çıktı geldi.
163 numaralı Has Öyküde anlatılan ilk zararım olan kavunların alınmasında Salih Korkmaz bana destek oldu.
Evinin merdiven altını bana tahsis etti. Ürünü oraya koydum.
Kavunlar götürü usulde yarım ton kabul edildi. Artanların bir kısmı Orhan Ağabey ve adamları tarafından paylaşıldı.
Bir kısmı tanıtım amacıyla kesildi. Gelen geçene ikram edildi.
Bu arada Salih Ağabeyde;
Benim yiyeceğim kavunu da helal edersin artık dedi.
Bende,
Lafı mı olur ağabey dedim. Yetkiyi verdim.
Kavunlar kısa sürede bozuldu. Yenecek gibi olanları annem konu komşuya dağıttı. Salih Ağabey eşi dostu kavunla ağırladı.
Salih Ağabeyden günde bir teneke çöp çıkarken bu sürede üç teneke kavun kabuğu çöpe attı.
Salih Korkmaz’la ilk diyaloglarımız böyle başlamıştı.
***
Salih Korkmaz la arkadaşım Işık’ın bir tartışması olmuştu. Salih Ağabey bunu Işık’ın babasına şikâyet etmişti.
Babası da durumu öğrenmek için dükkâna geldi. Bahse konu olay ve Işık’ın babasıyla aramızda geçen konuşmalar 237 numaralı Işık 2 adlı öykümde anlatılmıştır.
Salih Korkmaz’ın kayınpederi Gazozcu Hilmi’den damadına gelip giderken bana da satmak üzere kasasıyla gazoz bırakmasını istedim.
O da memnuniyetle kabul etti. Böylece çeşidime bir de yerel gazoz katılmıştı.
Salih Korkmaz İlköğretim Müdürlüğü bünyesinde; Hala Oğlu Dayım Rahim Torun ile birlikte çalıştılar.
Onunla beraber çok uyum içindeydiler. İş bitti mi o zaman meşhur olan anastra kâğıt oynamaya kahveye beraber giderlerdi.
Dayımın kadrosu odacıydı. Ama ona merkez ilçeye bağlı ilkokul öğretmenlerinin ücret karşılığı mutemetliği yapma görevi vermişlerdi.
Bordro ve maaş fişlerini çoğu mesai dışında, cumartesi Pazar ve evde tanzim ederdi.
İdare binasında da memurlar dağıldıktan sonra temizlik ve benzeri işleri yapardı. Salih Korkmaz dayı ile oyuna yetişebilmek için çoğu kez ona yardım ederdi. Yani Dostlukları güçlüydü.
Bir gün Dayıya dedim ki.
-Dükkânı kapattığım da Salih Korkmaz’ın bana bir miktar takıntısı kaldı. Usulüyle söylesen de borcunu ödese.
-Yeğenim Salih çok iyi, hoş bir insan ama epey açılmış bir türlü toparlanamıyor.
-Sattığı kitaplardan da para kazanmıyor mu?
-Bütçe çok açık olunca gelirler karşılamıyor. Mücadele veriyor ama yettiremiyor.
-Bense durumu iyi sanıyordum.
-Göründüğü gibi değil. Kitapların basılması, pazarlanması, dağıtılması… Gibi masrafları çok,
-Bu kadarını bilmiyordum.
-İyi bir insan ama ekonomisini düzeltemiyor. Senin de Salih’le aran iyi. Alacağını unut. Halk Ozanına bir katkım olsun…
Dayı ile bu hususta uzun bir söyleşimiz oldu. Dayının bir bildiği vardır deyip. Bu hususu bir daha hiç gündeme getirmedim. Sanata, sanatçıya desteğim olsun dedim.
“DEVAM EDECEK”
Alio Kisacik Önce Allah rahmet eylesin. Ben de küçük bir anı paylaşmak istedim. Kendisi halk edebiyatından bir kaç satır ezberler buna biraz da kendisi katarak şair oldu. Sesi gür ve kesin bir hava taşırdı, Onun için takdim işlerini o yapardı. Yine bir gün bir anma toplantısında ,meydanda mikrofon elde estiriyordu. Ben de biraz uzak izleyiciler arasındaydım. Yanımda, köylerden olduğu belli bir kişi- Kim bu adam_ dedi. Ben de vilayette memur diye yanıtladım. Tatmin olmamıştı. Tekrar sordu, aynı şekilde yanıt verdim. Hayal kırıklığına uğramış gibiydi. Çünkü, ona göre, böyle tumturaklı konuşan ya müdür, ya vali veya millet vekil olmalıydı.. Salih Korkmaz sadece mütevazi bir memur olarak kaldı. Ama bu yöntemle çok kişi hayatta daha çok inanılmaz derecelerde başarı kazandı. Örnek vermek gereksiz, Onlardan çoğunu hepimiz biliyoruz ve halen aramızda yaşıyorlar.. Ne diyelim Eşeğin anıranı, tavuğun bağırganı değerli olurmuş.
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-3
Ticaret-35
Salih Korkmaz hakkında kafamda kalanlar ise aşağıda yazdıklarım olmuştur.
Bayındırlıkta çalıştığım işimle ilgili olarak ihale ilanlarını yayınlatmak üzere İstanbul’a gitmem gerekiyordu.
Sabah namazında yola çıktım. Bir otobüs geliyordu. El kaldırıp kaldırmamakta tereddüt ettim.
Çünkü otobüste firma ismi yoktu. Ama Araç önümde durdu. Kapıyı Salih Korkmaz açtı. Beni içeri davet etti.
Şaşırdım. Otobüste ondan başka kimse yoktu. Elimden tutarak beni yukarı çekti.
Gel arabayı özel tuttum. Otobüs benim emrime amade… Meğer otobüs Antalya’ya turist götürmüş. İstanbul’a boş dönüyormuş.
Aşağıda yazıhanelerin orada Salih Korkmaz binmiş. Tepebaşında da kendi kendine duruşu onun talimatıyla benim içinmiş.
Kaptan’ın sağındaki en ön koltuklara oturduk.
En arkada muavin uyuyormuş. Otobüsün durup kalkışına uyanmış. Öne doğru yürüdü. Para için geldiğini sanarak biz de acele edip hemen yol bedellerini ödedik.
Fiyatı da bilmediklerinden ne verirseniz verin dediler ama biz dürüst davranıp normal bilet ücreti ödedik.
Salih Ağabey başladı sohbete, hem espriler yapıyor hem de şiirler döktürüyordu. Kaptanın yaşı otuz beşi, muavininse yirmi beşi geçmezdi.
Kaptan da muavinde başladılar durmadan kahkaha atmaya, vaktin nasıl geçtiğini anlamadık. Geldik Sakarya’ya.
Girdik bir benzinliğe, davet ettiler bizi kahvaltıya. İkimizin de karnı toktu. Tav olduk sadece çaya.
Sonra tekrar reva olduk yola. Kaptan dedi ki;
“Eğer siz acele edip yol parasını vermeseydiniz bu kadar samimiyetten sonra sizden para alamazdım. Ama şimdi para cepte yerini ısıttı. Onlar dursun yerinde diye nefis bastırıyor. Paranız onun için iade edilemiyor…”
Diye açıklamalarda bulundu.
Salih Ağabey ve bende iade para isteyemiyorduk. İşimizin görüldüğüne bakıyorduk. Güle oynaya yolculuk ediyorduk.
Kaptana da muavine de başta sevgilileri için ondan sonra ailede olan ileri gelenleri için Salih Ağabey uzun uzadıya şiirler okudu.
Onlarda bu ortamdan çok duygulandı. İkisi de kâh güldü. Kâh ağladı. Şehirlerarası yolumuz bitti. Otobüs köprüye girdi.
Kaptan köprüye de şiirin var mı? Diye sordu. Salih Korkmaz var tabi, hem de Hürriyet gazetesinin kelebek ekinden ödüllü dedi. Başladı şiirini okumaya. Köprü bitti. Şiir bitmedi.
Kaptan nereye gideceğimizi sordu. Sizi oraya bırakayım dedi. Ama gideceğimiz adresler ayrı, ayrı yerlerdi. İstikametleri firmaya ters yönlerdi. Teşekkür ettik.
Otobüs firmanın merkezine geldi. Kaptan bizi yemeğe davet etti. Biz kabul etmedik. Müsaade istedik.
Muhabbetle süslenen, şereflenen bu yolculuğu unutmayacağını söyledi.
Muavinde dâhil birbirimizle sarıldık. Vedalaştık. Daha sonra da Salih Ağabeyle ayrıldık.
Hiçbir zaman unutamadığım bu yolculuğu böyle sonlandırdık.
“DEVAM EDECEK”
*********
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-4
Ticaret-35
Dayım Rahim Torun emekli olmak üzere ilgili mercilere müracaatta bulundu.
Salih Korkmaz dayının emekliye ayrılışı dolayısıyla öyle bir organizasyon yaptı ki Bilecik Merkez İlçe İlkokul öğretmenleri arasında dillerde dolaştı.
Veda gecesi için Vezir Kaya Et-Mangal tesislerinde yemek düzenlendi. Bilecik tarihinde ilkokul mezunu bir hizmetliye belki ilk kez böyle bir emeklilik kutlaması yapıldı.
Sağ olsun Salih Ağabey bu güzelliklerden beni de muaf bırakmadı. Benimde mutlaka programa katılmamı istedi.
Milli Eğitim camiasının dışında geceye katılan tek kişi ben oldum. Ömür boyu unutamayacağım bir coşkuyu yaşadım.
Salih Ağabeyin takdimciliğiyle günün anlam ve amacı hakkında eski ve yeni İlköğretim Müdürleri konuşmalar yaptı.
Kıdemli öğretmeninden yeni atanan öğretmene kadar tümü dayı hakkında görüş ve düşünceleri dile getirdi.
Müzik eşliğinde Salih Ağabey şiirler okudu. Geceye katılanlarla hep birlikte şarkılar söylendi.
Yemeğin sonunda Rahim Dayının da konuşma yapması istendi. Dayı da kısa ve öz olarak ağlamaklı sözler dile getirdi. Kolay değildi. Yılların birlikteliği sona ermekteydi.
İlköğretim Müdürlüğünden emekli olup Pelitözü Köyünde tavuk çiftliği açmış olan Orhan Koçak Hoca tüm katılımcıları köye çaya davet etti. Herkes de memnuniyetle olur dedi.
Vezir Kaya da yarım kalan sohbetler Pelitözü’nde tamamlandı. Gecenin ikisine doğru herkes birbiriyle vedalaştı. Hüzünle ayrıldı.
Salih Ağabey sayesinde Dayım Rahim Torun’un emekliliği dolayısıyla unutulmaz bir veda gecesi yaşandı.
***
Kendi köyüm olan Pazaryeri Büyük Elmalıdan Bilecik Merkez Pelitözü Köyüne taşınan Hacı Musa Oğlunun Oğlu İbrahim’in torununu Salih Korkmaz oğlu Mesut’a gelin olarak aldı.
Kader bu ya gelin çok yaşamadı. Vefat etti. Cenazesi Pelitözü köyünden kaldırılacaktı. Rahim Dayı ile beraber cenazeye gittik.
Salih Ağabey bizi görünce memnun kaldı. Sarıldı ağladı. Kendisi çok sarsılmıştı. Adeta tutunacak dal aradı.
Taziyede bulunduk. Mevtanın cenaze namazını kıldık. Diğer yakınlarına da baş sağlığı diledik.
Cenazeyi köy mezarlığına defnettik. Ve de sabırlar dileyerek veda ettik.
“DEVAM EDECEK”
*******
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-5
Ticaret-35
Salih Korkmaz, şiir yazar takdimcilik yapar. Kitap basar. Kaset doldurur. İçine reklam koyar ve buna benzer etkinliklerde bulunur, ürünlerine çeşitli taktiklerle pazar bulurdu.
Kayınpederim Kamil Baydaş Bilecik Esnaf ve Kefalet Kooperatifi yönetiminin neredeyse daimi üyesiydi. Bu nedenle Salih Korkmaz’la tanışmışlığı ve çalışmışlığı vardı.
Bir gün kayın babanın dükkânına uğrar. Dükkânda beş on kişi de misafir var. Salih Korkmaz elindeki seyyar teybi açar.
İçindeki kaset önce müzikle başlar. Kamil Usta için yazılmış şiirler devam eder. Sonra içine serpiştirilmiş reklamlara geçer.
Kayınbabanın yaptığı işten tutunda yedi sülalesindeki aile bireylerinin adını tek tek sayar. Bu arada damat olarak bende unutulmamışım.
Kasette herkese methiyeler düzmüş. İnsan nefsini okşamış. Nabza göre şerbet vermiş. Benden de uzun uzadıya bahsetmiş. Adıma yapılan kıyak methiyelerden nasiplenmiştim.
Kaset bitince teypten çıkardı. Beş liralık kasete yirmi beş lira hediyesi ama siz yirmi de verseniz olur dedi.
Kayınbaba da yapılan jestten memnun kaldı. Fiyata hiç itiraz etmedi. Cebinden çıkarttığı bir bütün yeni yirmi lirayı uzatarak verdi.
Uzun lafın kısası Salih Korkmaz işini bilen bir şairdi.
***
Salih Ağabey ile yıllarca komşuluk yaptım. Onun en büyük şansı Yıldız Abla gibi bir eşe sahip olmasıdır.
Şiirlerinin yarısından çoğu aşka, sevdaya, tutkuya, sevgiliye ait olmasına rağmen Yıldız Abla eşinden en ufak bir kuşku duymamıştır.
Salih Ağabeyinin sanat icra ettiği bilinciyle daima onun yanında olmuş. Desteğini esirgememiştir.
“Hasbelkader gençliğimde yukarıda belirttiği konularda yazdığım onlarca şiirimi eşim yanlış anlar endişesiyle maalesef imha ettim.
Mutluluğumun zarara uğramaması için yaptığım uygulamadan hiçbir zaman pişman olmamama rağmen bu konudaki beceri ve yeteneğimin dumura uğradığına inanmaktayım.
Kırk dört yıllık evlilik hayatımda Allah’ıma şükürler olsun ki eşimle saygı ve sevgide birbirimize karşı eksik, kusurumuz olmamıştır.
Buna rağmen üç sene önce yaşadıklarımı hatırat olarak kaleme almaya başladığımdan bu yana devamlı müdahalelere muhatap olduğuma değinmeden geçemeyeceğim. Âdete sansüre tabi tutulmaktayım.
Takdiri okurların inisiyatifine bırakıyorum.”
Her erkeğin başarısının arkasında kadını olduğu gerçeği Salih Ağabeyin sanatındaki başarısında bu husus tescillenmiştir.
“DEVAM EDECEK”
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-6
Ticaret-35
1984 yılında Kamu Kurumlarında çalışanların tabii tutulduğu Sivil Savunma Kursu ve tatbikatında da Salih Korkmaz ile kader bizi bir araya getirdi.
Bu seminerde çektirdiğimiz iki adet fotoğrafı da yazımın altına koydum.
“Salih Korkmaz ilk resimde arkada oturan sağdaki üçüncü kişi olup başının yarısı görünmektedir. Ben ise sağdan en baştayım. İkinci resimde de ben çömelmiş olanlardan sağda en başta, Salih Korkmaz ise beşinci kişidir.”
***
Ölümü üzerine medyada çıkan Salih Korkmaz’la ilgili yazılardan bazı kesitler aşağıya çıkarılmıştır:
***
Salih KORKMAZ Kalp Hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü Bursa İhtisas hastanesinde 03 Mayıs 2008 Cumartesi günü Bilecik’te vefat etmiştir.
Ülkemiz yine çok değerli bir ustayı yitirdi.
***
1941 Amasya Taşova ilçesi Arpaderesi köyü doğumlu olan ve dillerden düşmeyen eserleri ile müzik dünyasına ismini yazdıran Şair Salih Korkmaz, kalp hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü Bursa İhtisas Hastanesi’nde hayatını kaybetti.
***
Salih Korkmaz, “Kadere bak” diyerek yola çıkmış ve “Ekmek Parası” uğruna “Feleğin İşine bak” demiş ve Bilecik’e doğru yolculuğa çıkmıştı.
Bundan sonraki ömrü Bilecik’te geçecek olan Korkmaz, Bilecik’e şiirleri ve adamlığıyla damgasını vurmuştu.
***
Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde çalışan Korkmaz, “Aşk Yarası” çekmiş, “Tersine Dönen Çarkı” karşısında hiç “İsyan” etmemişti.
“Gelin olmuş gidiyorsun” demiş, mısralarda “Teselli Aramış”, “Ağlamışım Gülmüşüm” diyerek, “Murat” aramış ve kendisine “Nasihat” etmişti.
***
Bilecik’teki düğünlerin, cemiyetlerin, toplantıların ve özellikle de devlet büyüklerinin ziyaretleri sırasında da sunuculuk yapan Korkmaz, Bilecik’in şairi olarak anılıyordu.
1987 yılında Türkiye birincisi Kadere Bak şarkı sözü Salih Korkmaz’a Hürriyet’ten Altın Kelebek, Milliyet’ten ikincilik ödülü kazandırdı. Türkiye genelinde 600’ün üzerinde eseri bulunmaktadır.
“DEVAM EDECEK”
***
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-7
Ticaret-35
42 eseri radyo ve televizyonlarda icra edilen Salih Korkmaz, son yıllarda kalp rahatsızlığı çekmeye başlamıştı.
Özellikle son birkaç yıldır ömrü hastane köşelerinde geçen ve derdini kimseye anlatamayan Salih Korkmaz, tedavi görmek için kaldırıldığı Bursa İhtisas Hastanesi’nde “Bir Gün Sende Öleceksin” demiş.
Bitmeyen çilesini doldurarak sessiz sedasız ebedi istirahatgâhına doğru yol almış.
***
Bilecik’teki düğünlerin, cemiyetlerin, toplantıların ve özellikle de devlet büyüklerinin ziyaretleri sırasında da sunuculuk yapan bir değerdi Korkmaz.
Amasyalı olmasına rağmen Bilecik’in şairi olarak anılıyordu.
***
1986 yılında Türk Müzik Sanayinin “Oscarı”ı sayılan Hürriyet Altın Kelebek ödülünü kazanmıştır.
Türkiye birincisi Kadere Bak şarkı sözü ayrıca Salih Korkmaz’a Milliyet’ten ikincilik ödülü kazandırdı.
“Özlesem de seni her an” adlı şiiri Alaeddin Şensoy tarafından bestelenmiş 1987 yılında Altın kelebek ve milliyetten de ikincilik ödülü almıştır.
***
Türkiye genelinde 600’ün üzerinde eseri bulunmaktadır.
Zeki Müren`den, Ferdi Tayfur’a, Muazzez Abacı’ya, Cengiz Kurdoğlu’ndan Muazzez Ersoy’a ve Baha’ya kadar onlarca sanatçının seslendirdiği şarkıları ile ebediyen yaşayacak olan bir değerdir Korkmaz.
Şimdi ülkemizden o kadar şarkıcı, sanatçı gelip geçiyor ki, bu işleri adam gibi yapanlar parmakla gösteriliyor.
***
Bu işi adam gibi yapanlardan birisini daha kaybettik, Bir Amasyalı olarak her daim örnek aldığım, kitaplarını okuyarak şiire olan merakımı sevdaya dönüştürdüğüm.
Şiir kitaplarımda kendisinden övgü ile söz ettiğim, işte bu şarkının söz yazarı Taşova doğumlu diyebildiğim, bir değerin ardından neler yazılabilir diye düşünüyorum.
***
En son iki bin yılında kendi ilçesi Taşova`da belediye başkanı Özgür Özdemir tarafından Salih Korkmaz’a şükran plaketi verilmişti.
“DEVAM EDECEK”
****
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-8
Ticaret-35
Şair Salih Korkmaz Milli Eğitimden emekli oldu.
***
Şiirlerinden 160 a yakın güfte yaptı. 42 eseri radyo ve televizyonlarda icra edildi. Çeşitli ödüller aldı.
***
Bestelenmiş eserlerinden bazıları
-Kadere Bak
-Ağlar mısın? Güler misin?
-Ne olur kimseye bakma,
-Yollar bitmez gide, gide,
-Aşk bağından çiçek verirsin,
-Özlesem de seni her an.
***
Salih Korkmaz’ın yayınladığı şiir kitaplarından isimlerini bulabildiklerimi aşağıya çıkardım.
SALİH KORKMAZ’IN ONLARCA ŞİİR KİTAPLARI VAR.
İSİMLERİNİ TESPİT ETTİKLERİMSE ANCAK ŞUNLAR:
-YAŞANTILARIM (1968)
-GÖNÜLDEN DAMLALAR (1980)
-ANILARLA BAŞ BAŞA (1981)
-BEKLEYİŞ (1982)
-VATAN TÜRKÜSÜ
-SURET-İ İNSAN ŞİİR AŞKINA
-OZANIN DEYİŞLERİ
-BİZİM OKULLARIMIZ
-GÖNÜL SEVDASINDA TEZGÂH DOKUDUM
-VATAN TÜRKÜSÜ ŞİİRLERİ
-GÜNEŞİN BATTIĞI YER (2006)
***
Belediye encümenince oturduğu sokağın adı Şair Salih Korkmaz olarak verildi.
***
Namına uygun kabri mermerden yapılmıştır.
Başta eşi, çocukları, torunları, komşuları, yakınları, okurları… Ve daha niceleri kabrini ziyarete gelmekteler.
Mezarlığa gelenler başında dua etmekteler.
Nur içinde yatsın. Mekânı Cennet olsun.
“DEVAM EDECEK”
***
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-9
Ticaret-35
Kuran okuyacaklar, namaz kılacaklar, dua da bulunacaklar abdest alsın. Tazelesin diye ayrıca mezarlıkta kendi adına yapılan bir hayrat çeşmesi vardır.
Hem de susayanlar, bağrı yananlar; kurnasından hararetini gidersin.
Hayvanlar oluğundan suyunu içsin.
Etrafındaki ağaçlar, çiçekler velhasıl tüm nebat beslensin.
Suyundan her varlık istifade etsin…
Allah niyet ve hayırlarını sonsuz kabul etsin.
***
Yüzlerce şiir yazan Salih Korkmaz’ın “BİLECİK” adlı olanını öykümün sonuna yazmak istedim.
Son şiir kitabı olan “GÜNEŞİN BATTIĞI YER” den aldığım bu şiiri tüm Bileciklilerin beğeneceğini umuyorum.
Diğer kentlilerinde takdir edeceğini sanıyorum. Okurlarıma sevgi ve saygılarımla sunuyorum.
Şairimizi rahmetle anınız. Mutlu ve sağlıcakla kalınız.
***
Yazı dizim dokuz bölümden ibaretti. Ancak albümleri gözden geçirirken bir kenara sıkışıp kalmış fotoğraf gördüm.
Salih Ağabeyle ortak dostumuza ait İstanbul Vatan Caddesi ordu evindeki düğününde beraber çekindiğimiz güzel bir resimdi.
Daha önce de dile getirdiğim gibi Salih Ağabey düğünlerde organizatörlük yapardı.
Yine mikrofonu eline almış. Hem takdimde bulunuyor. Hem de misafirlere espriler döktürüyordu.
Bu resmide yazının sonuna eklemeyi uygun gördüm. Bu nedenle dizinin bölümünü ona çıkardım.
Okurlarımın da beğeneceğini umarım.
“DEVAM EDECEK”
****
SAFHAYAT
Has Öykü-245
SALİH KORKMAZ-10
Ticaret-35
BİLECİK
Her karış toprağın tarih yazılı,
Çekmek ne de güzel senin nazını,
İnanırız kader yazmış yazını,
Gönülde bitmeyen zaman Bilecik,
***
Türbesi var. İsmi şeyh Edebali,
Gönüller açıcı türbeni hali,
Bayram sevinciyle dolar ahali,
Kalplerde yaşarsın inan Bilecik.
***
Söğüt’ünde şehit, gazilerin var.
Tarihte şerefli mazilerin var.
Herkes gurur ile ismini anar.
Lehine dönüyor zaman Bilecik.
***
Osmaneli, Sakarya’nın kenarı,
Çok güzeldir. İçmecesi, pınarı.
Kendinde toplamış tüm anıları.
Düşman ateşiyle yanan Bilecik,
***
Gölpazarı üzüm, elma diyarı,
Akar horhorları, vardır hanları.
Mevsim, mevsim açar bahar dalları.
Geçmişiyle gurur duyan Bilecik,
***
Bozüyük’üm Metristepe’den gülüyor.
Zaferleri tarihlerde görüyor.
İnönü’de şehitliği biliyor.
Kendini kendinde bulan Bilecik.
***
Bambaşkadır bu beldede; yaz, bahar.
Sevmemek mümkün mü? Seni İnhisar.
Her çeşit meyvesi, hele narı var.
Bize mutluluklar sunan Bilecik.
***
Pazaryeri’n şerbetçiotu merkezi,
Halı dokur, hayran eder herkesi,
Ver eline sanat yapar bir bezi,
Marmara’yı ağ gibi saran Bilecik.
***
Yenipazar bir vadinin içinde,
Her şey güzel, her şey başka biçimde,
Gel de dostum şu kalbimi bir dinle,
Senden gayri sevgi yalan Bilecik.
***
Bir markadır. Şu Küre’nin üzümü,
Yeşillikler kamaştırır gözümü.
Dursun Fakih yakar benim özümü.
Sisler çöker, olur duman Bilecik.
***
Bayırköy’ün sebze, meyve deposu.
Tarih kokar Vezirhan’ın yapısı.
Arşa açık beldeleri, kapısı,
Dergâhında hanlar kuran Bilecik.
***
Dodurga’n var. Yağız atlar koşturur.
Cengâverler, şahlandıkça coşturur.
Ormanların öyle güzel hoş durur.
Yeşilliğin buram, buram Bilecik,
***
Çaltı beldenin domatesi fark olur.
Bir kilosu zaman, zaman kırk olur.
Suyu bulsa dereleri çark olur.
Bereketi içime dolan Bilecik.
***
Karasuyun vadileri besliyor.
İklimin var, yayla gibi esiyor.
Adın bile bana huzur veriyor.
Beni türlü zevke salan Bilecik,
SALİH KORKMAZ
“BU ÖYKÜNÜN SONU”
Taşova' lı Şairin eşinin yanında yine zor günlerinde hemşerileri onu yalnız bırakmamıştı. Eski Taşova Belediye başkanı Özgür Özdemir ve Oğlu Kasım Alper Özdemir yanındalardı. Bu belgeseli bize kazandıran Bilecik' ten Mehmet KARAHAN beye çok teşekkür ederiz. Belgeseli Yazan: Mehmet Karahan https://www.facebook.com/mehmet.karahan.71868964
Salih KORKMAZ' ın oğlu Hakan KORKMAZ Sosyal Medya sayfasından babasının eserleri söyleyen sanatçıların videolarını yayınlamaktadır.
Hakan KORKMAZ ' IN Sayfasına ulaşmak için TIKLAYINIZ. Günümüzde Bir çok ünlü Sanat Müziği, halk Müziği, arabesk sanatçılarının söylediği eserlerin % 90 söz yazarı Salih KARKMAZ beydir. Şarkıları, Türküleri araştırınız kesinlikle Salih KORKMAZ imzası çıkmaktadır.
BU belgeseli bize kazandıran Mehmet KARAHAN’ a çok teşekkür ediyoruz.
SALİH KORKMAZ albümü.
Rahmetli Salih Korkmaz ile Defterdarlık önünde çekilmiş bir hatıra vefat edenlerin mekanı cennet olsun.
Çok eski bir resim. Sağında komşumuz Şehide Kuru Onun yanında Köylümü Osman Ata, Salih Korkmaz’ın arkasında ki kişinin Mehmet Cihan olduğunu sanıyorum. Diğer kişileri de genelde tanıyor ama isimlerini çıkaramıyorum. Fotoğrafına teşekkür ederim Şeref kardeşim. Sağ olasın.
Salih abinin arkasindaki müh.şefi ismet şentürk,arkasındaki Mehmet cihan,Enver Güney,yanindaki bayan rahmetli ihsan òzlütürkun kızı, önde Pazaryeri Malmüdürü, Osman Ata.arkada ilknur karayol. aradan bakan Nurdan Buğur. Şehide Kuru, Remziye Yanar. Kahveci Mehmet amca; Şeref Büyükdumanlı, Ayten, Müşerref Akarkarasu, Sabahat Balcı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder