Memleketimiz güzel vatanımızın havasını soluyarak, dağında bayırında, bağında bahçesinde, koyun, kuzu, kömüş, inek, güderek, Yaylaların soğuk sularını içerek, yaylalarda mantar toplayarak, ebemizin dedemizin dizinin dibinde şevkatle kucaklamaları ile büyüdük. Çünkü Anamız babamız ve akrabalarımız köyde yaşıyorlardı. Şimdi imtihan başladı. Anamız ve Babamız hakkın rahmetine kavuşdu. Ama Ben inanımıyorumki onların ruhu hala o evimizin önünde, bayramda ellerini öptürmeye bekliyorlar. Babam şimdi bostana geçip en güzel Elmaları Armutları töngelleri toplamış, cevizi ceplerine doldurmuş torunlarına vermek için bekliyor. Oğlum nerdesiniz insan bir arar telefon eder. Öldük diye ayaklarınız burdan niye kesiliyor diyor sanki. Bedenimiz ölse bile Biz burdayız oğul, Ananız sütlüyü kara yuvarlak un helvasını, Sini Böreğini yaptı gelin oturun şu sofra başına diyor. hepiniz bir arada öpün elimi diyor. Hey gidi çetenin Üseyin nerde kaldı Hacıahmet dayının dönemi, Kömüşler- Kömüş öküzleri, demir zelveler, kağnılar, etraftaki akrabaların. Biliyorum her bayramda olduğu gibi her zaman sizlerin ruhları köyümüzde, bağımızda, bahçemizde, Düzlerdeki tarlalarımızda, faravgadaki bayır bacak tarlalarımızda geziyor. Bunu biliyorum, hissediyorum. Sevgili Köyümün Güzel insanları biz bu ruhla yaşadık, yaşatmaya çalışıyoruz. Köy iki kuru toprak iki dere , iki tepeden ibaret değil. Bunu bilesiniz. Üç evladım var. Cümlesiyle Allah bağışlasın. Onları Köyüne, vatanına sevdalı yetiştirmeye çalışıyorum. 4 yaşında küçük bir evladım var, evde bilgisayarın başına oturunca baba çabuk köyümüzü aç diye köyümüzün sitesini açtırıyor. Ondan ben büyük dersler alıyorum. Keşke şu çocuktaki köy sevdasının yarısı bende olsa diyorum. Belki köyün ne demek olduğunu bile bilmez. Boş mekanlar bile olsa İmkanlar çerçevesinde gitmeye, götürmeye çalışdım. Sırf memleketini, öz vatanını unutmasınlar, büyüklerini tanısınlar diye, emmioğlum Savaş Şimşeğin dediği gibi bir şey anlamasalarda, küçük diye es geçmeyelim. O Çocuklar geleceğimiz, Arpaderesinin, atalarına Fatiha okuyan hayırlı evlatları olacaklar. O küçücük çocuklarımıza öyle bir sevgi ve köyümüze hasreti aşılayalımki gidemesekte onların küçücük beyinlerine kazıyalım. O küçükken bizlerin beyinlerine kazınan Sılayı Rahim sevdası bir türlü unutulmuyor bak. İnşallah ilk fırsatta köyümüze koşacağım. Ama Köyümün güzel insanlarından şunu istiyorum. çeşitli bahanelerle , (Ona kızdım, buna darıldım. Ahmet Şimşek bana şunu dedi, Mehmet bana bunu dedi, gözün üstünde kaşın var gibi ) birbirimizden kopmayalım. Bakın Bizim ortak bir birliğimiz var. Aynı topraklar üstünde doğup büyüyen Oranın havasını teneffüs eden büyüklerimiz atalarımız var. Belki Köyün adını sadece duyan kardeşlerimiz fırsat buldukça köye ve köyümüzün insanlarına, Köyümüzün sesi olan Arpaderesikoyu.com adındaki sitesine koşuyor. Bu bizlere ders olsun ve Atalarımızın kemiklerini sızlatmayalım olurmu. Kusurlarımızı Rabbimin rahmeti gibi örtelim. Birbirimizin kusurlarına bakmayalım. Mevlana gibi Cihanşümül olalım. Herkesi ama herkesi, kardeşlerimizi, Büyüklerimizi, küçüklerimizi bağrımıza basalım. Hani unutupda yeniden gündeme getirdiğimiz, güzel geleneğimiz Cami önüne sofra çıkarma gibi güzel geleneğimizi yaşattığımız gibi, kardeşliğimizide tekrar yaşatalım. Bu Video ve resimleri bizlere ulaştıran Kardeşlerimize Çok teşekkür ediyorum. Bu arada Ülkemizin Gencecik evlatlarının canına kasteden vatan hainlerine Bir Çift sözüm var. Bizlerde bu vatan aşkı olduğu sürece, İman ateşi olduğu sürece Sizlerin hainliği peş para etmez. Kendi kanınızda boğulacaksınız. Bunu şuraya yazın. Saygılar,
CENNET BAHÇELERİNDEN BİR BAHÇE, YÜREKLERDEKİ DERİN SEVDA İŞTE ARPADERESİ ARPADERESİ KÖYÜ- TAŞOVA- AMASYA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder