Severiz, severiz de sevdiklerimiz her zaman
elimizin altında olur zannederiz. Memleketteki anamız babamız kapımızı her
zaman açacak, Keyfimiz yettiğinde nasıl olsa elimizin altında olacaklar
zannederiz. Bir sabah kalkarız veya gece bir acı haber gelir o çok sevdiğimiz
bize can veren canımızın ciğer parçası elimizin altından habersiz göçüvermiştir.
Şimdi yakınmanın, dövünmenin zamanıdır. Ah keşke şöyle olsaydı.
Keşke böyle yapsaydık. Artık Feryadı figanların gök yüzüne yükseldiği an
her şey bitmiştir. Daha geriye dönüş yoktur. Başımızı elimizin arasına alıp
düşünme zamanıdır. Geçmişle hesaplaşma günüdür. Geçmişimizi sorgulama günüdür.
Pişmanlıklarımızı düşünme zamanıdır. Benim gibi köyüne gittiğinde kapıların
kapandığını, anamızın, babamızın hoş geldin oğlum diyen sözlerini ararsınız.
Ama nafile benim keyfim yetmiştir ama Anamızın, babamızın ömrü vefa etmemiştir.
Şimdi sevgili dostlar, bu hüzünlü tabloyu burada kesip belki
fitesden atmış traktörün Akpınar’a doğru koşması gibi giden hayatımızı bir
anlık durdursak. Geçen geçmiş, yapılacak bir şey yok. Şu an elimizin
altındaki sevdiklerimizi, hala hayatını güç bela sürdürmeye
çalışan bizim hasretimizle yanıp tutuşan büyüklerimizin ilk fırsatta
dizinin dibine bir an önce gitmeliyiz. Şimdi sabır gösterip de bu yazımızı
okuma zahmetine katlandıysanız, amaaaan Ahmet abi, şimdi sormuyorsun
nasıl geçiniyoruz, cebimizde para varmı? ev çoluk çocuk, bin bir türlü derdimiz
var. Şimdi sırasımı? Bunların dediğinizi duyar gibi oluyorum. Eeeee bende
diyorumki son pişmanlık fayda etmez. Keşkelerimiz sıralanmadan bir an
evvel elimizin altındaki uzaktaki yakındaki sevdiklerimizin kıymetini bilelim.
Hani Peygamberimizin Hadisi şerifinde anasının ve babasının yaşlılığına eripde
cennet kazanamayanların vay haline demiş. O zaman Onların sayesinde cennet
kazanalım.
CENNET BAHÇELERİNDEN BİR BAHÇE, YÜREKLERDEKİ DERİN SEVDA İŞTE ARPADERESİ ARPADERESİ KÖYÜ- TAŞOVA- AMASYA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder